<html><head><meta http-equiv="Content-Type" content="text/html; charset=UTF-8"></head> <body leftmargin="25" topmargin="20" font face="Verdana" size="2"><b><font face="Verdana" size="2">Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2022/3083 E. , 2023/1061 K.</font></b><ul><li style="font-family:Verdana;font-size:12;font-weight:bold"></li></ul><ul style="list-style-type: circle;font-family:Verdana;color:#104d96;font-size:12"></ul><br> <b><font face="Verdana" size="2">"İçtihat Metni"</font></b><p align="justify"><font face="Verdana" size="2"> T.C.<br>D A N I Ş T A Y<br>SEKİZİNCİ DAİRE<br>Esas No : 2022/3083<br>Karar No : 2023/1061<br><br>DAVACI : … Birliği <br>VEKİLİ : Av. …<br><br>DAVALILAR : 1- … Bakanlığı<br>VEKİLLERİ : Av. … - Hukuk Müşaviri … <br> 2- … Merkezi Başkanlığı<br>VEKİLİ : Av. …<br><br>DAVANIN KONUSU :<br> 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli tablonun iptaline karar verilmesi istenilmektedir.<br> <br>DAVACININ İDDİALARI :<br>Eğitim kurumlarının talepte bulundukları kontenjan sayılarının belli olmadığı, gerekli hazırlıklar yapılmadan kontenjanların arttırılmasının, asgari teknik cihaz ve eğitici sayılarının yakalanamaması nedenleriyle zorunlu yetkinlikleri kazanamamış uzman doktorların yetişmesine neden olacağı, bu durumun hasta sağlığı ve güvenliğini olumsuz etkileyeceği, yeterli eğitimi alamamış, yetkinliğe ulaşamamış uzmanların, hastalara tanı konulması aşamasında hatalar yapılmasına, hasta mağduriyetine neden olacağı, artışın rasyonel olmadığı, eğitim kurumlarında bu sayılarla uzmanlık öğrencilerine aynı anda eğitim verebilecek kapasite olmadığı, amacın personel açığını kapatmak değil, nitelikli uzman yetiştirmek olması gerektiği, artışın kabul edilebilir oranın çok üstünde olduğu, idarenin takdir yetkisini hukuka aykırı bir şekilde kullandığı iddia edilmektedir.<br><br>SAVUNMALARIN ÖZETİ : <br>SAĞLIK BAKANLIĞI'NIN SAVUNMASI : Usul yönünden, davacının Milli Savunma Bakanlığı’na ayrılan kontenjan (MSB) ile misafir askeri personele ayrılan kontenjan (MAP) ve yabancı uyruklulara ayrılan kontenjan (YBU) açısından ehliyetinin bulunmadığı, esas yönünden, ülkemizde tıpta uzmanlık eğitimi ile ilgili bütün iş ve işlemlerin 1219 sayılı Kanun, 2547 sayılı Kanun ile 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne istinaden hazırlanan Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’ne göre yürütüldüğü, verilen yetkiye istinaden ülkemizdeki tıp fakülteleri, diğer sağlık meslekleri mensuplarını yetiştiren fakülte ve yüksekokul sayılarındaki artış ile bu kurumlarda eğitim veren eğiticilerin sayılarının arttırılması, sağlık hizmet sunumunun ülkemizdeki tüm sağlık kuruluşlarında seviyelerine göre standardize edilmesi açısından uzman hekim ihtiyacının karşılanması, uzman hekim bulunmaması nedeniyle vatandaşların iller arası sevk ve nakillerinin azaltılması, covid 19 pandemisi gibi gelişebilecek olağanüstü durumlara karşı uzman hekim iş gücünün karşılanması, ülkemizde yapımı planlanan ve tamamlanan sağlık kuruluşlarının ihtiyacı olan uzman hekim ihtiyacının karşılanması, “üç günden az olmamak üzere nöbet düzenlemesi ve nöbet ertesi sağlık hizmet sunumuna devam edilmemesi” hükmünün uygulanabilirliği açısından kontenjan planlaması yapıldığı, uzmanlık eğitimi kurumlarının Bakanlıklarına bildirdiği kontenjanlar uyarınca dava konusu kontenjanların belirlendiği, kontenjan sayılarına bakıldığında eğitim veren kurumların kapasitelerinin gözetildiği savunulmaktadır.<br><br>… MERKEZİ BAŞKANLIĞI'NIN SAVUNMASI : Usul yönünden, davacı derneğin menfaatini etkileyen bir durum olmadığı, dava konusu kontenjanların Sağlık Bakanlığı tarafından belirlendiği, kurumlarının sınavı uygulayan ve buna bağlı olarak değerlendirme ve yerleştirme işlemlerini yapmakla yükümlü olduğu, kontenjanları belirleme konusunda yetkisinin bulunmadığı, hasım konumundan çıkarılmaları gerektiği, esas yönünden, Sağlık Bakanlığı’nın 15/04/2022 tarihli yazısında kontenjanların belirlenerek kurumlarına gönderildiği, 19/04/2022 tarihli duyuru ile Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen kontenjanların birebir yayınlandığı, işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı savunulmaktadır.<br><br>DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …<br>DÜŞÜNCESİ : Dairemizin 21/06/2022 tarihli "kontenjan arttırımının bilimsel gerekçesinin sorulmasına ve alınan karardan önce fiziki altyapı- eğitici sayısı- teknik cihaz hazırlığı yapılıp yapılmadığına, yapıldı ise bu konuya ilişkin tüm bilgi ve belgelerin istenilmesine" ilişkin ara kararı üzerine dosyaya sunulan belgelerin değerlendirilmesinden, davalı idarenin uzman hekim ihtiyacı olduğu gerekçesiyle kontenjan arttırımına gittiğini belirttiği, yapılan çalışmaların da bu açığın bir an önce kapatılmasına yönelik olduğu, ancak yetiştirilecek uzman hekimlerin eğitim alacakları fiziki ortam, kullanacakları teknik cihaz sayısı ve her eğiticiye düşecek uzmanlık öğrencisi sayısı açısından bir değerlendirme yapılmadığı dikkate alındığında, yeterli sayıda eğitici, sayıları bir anda artacak uzmanlık öğrencilerinin eğitim alabilecekleri yeterli teknik cihaz ve fiziki altyapı hazırlığı bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.<br><br>DANIŞTAY SAVCISI : …<br>DÜŞÜNCESİ : Dava; Türk Tabipler Birliği tarafından, 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli tablonun iptali istemiyle ÖSYM Başkanlığı ile Sağlık Bakanlığına karşı açılmıştır.<br>Davacı Birliğin, kuruluş amacı ve faaliyet konuları değerlendirildiğinde, bu davayı açmada menfaati bulunduğu açık olup; davalı idarelerin, davacının ehliyetine ilişkin usuli itirazları yerinde görülmemiştir.<br>10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 1 No'lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin "Tıpta Uzmanlık Kurulu" başlıklı 369. maddesinde; "Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi yapacak eğitim kurumlarına eğitim yetkisi verilmesi ve eğitim yetkisinin kaldırılmasına ilişkin teklifleri karara bağlamak, uzmanlık dallarının rotasyonlarını belirlemek, yabancı ülkelerde uzmanlık eğitimi alanların bilimsel değerlendirilmesini yapacak fakülteleri ve eğitim hastanelerini belirlemek, tıpta uzmanlık eğitimi ve uzman insan gücü ile ilgili görüşler vermekle görevli olmak üzere, Tıpta Uzmanlık Kurulu teşkil olunmuştur." düzenlemesi yer almaktadır.<br>3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun "Bazı sağlık personelinin atanması" başlıklı Ek 1. maddesinde, "… (Değişik ikinci fıkra: 16/6/2022-7411/8 md.) Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi, ilgili dalda tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan profesör, doçent, doktor öğretim üyesi, eğitim görevlisi ve başasistanlar tarafından verilir. Doktor öğretim üyesi ve başasistanların tıpta uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları şarttır." hükmü düzenlenmiştir.<br>03/09/2022 tarih ve 31942 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan aynı adlı Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılan ancak dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin (2014 yılında yürürlüğe giren) 5. maddesinde, "k) Uzmanlık eğitimi ve uzman insan gücü ile ilgili görüş vermek, uzmanlık eğitimine giriş sınavlarında programlara ait kontenjanları programların eğitim kapasitesi ve imkânlarını göz önünde bulundurarak ülke ihtiyacına göre belirlemek." Tıpta Uzmanlık Kurulu'nun görevleri arasında sayılmış; "Eğitim kurumu ve program" başlıklı 8. maddesinin 6. fıkrasında, "Kurum tarafından ilgili uzmanlık eğitimine giriş sınavı öncesinde uzmanlık öğrencisi talep edilirken her bir program için; mevcut eğitici ve uzmanlık öğrencisi sayısı, kabul edilen ve yürürlükte olan müfredat ile Bakanlıkça talep edilecek donanım, portföy ve eğitim sorumlusu bilgileri Genel Müdürlüğe bildirilir." 10. maddesinde, "Adli Tıp Kurumu dışındaki kurumlarda uzmanlık eğitiminin, ilgili dalda uzman olup profesör, doçent, doktor öğretim üyesi unvanına sahip olanlar ile eğitim görevlisi veya başasistanlar tarafından verileceği, Doktor öğretim üyesi ve başasistanların uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları gerektiği, eğitici olmayan uzmanlar ile ilgili alanda uzman olmayan öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerinin, asgari eğitici standartları içerisinde sayılmamakla birlikte yetkilendirilmiş programlarda eğitimde görev alabileceği" hükmü getirilmiştir.<br>Ülkemizde tıpta uzmanlık eğitimi 1219 sayılı Kanun, 2547 sayılı Kanun ile 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin 355 ve 369. maddelerine istinaden 26/04/2014 tarihinde yürürlüğe giren Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliğinde belirtilen esaslar çerçevesinde yürütülür iken; Tıpta Uzmanlık Kurulu tarafından, uzmanlık eğitimi kalitesinin yükseltilebilmesi ve uzmanlık eğitimi programları arasında bir standardizasyon sağlanabilmesi amacıyla, eğitim veren uzmanlık eğitimi programlarının ve bağlı oldukları kurumların karşılamak zorunda oldukları ortak asgari standartlar, her bir programa özgü karşılanması gereken asgari eğitim standartlarının belirlendiği … tarihli, … sayılı kararın alındığı ve bu kararda; Eğitim Kurumu Ortak Standartlarının; 'genel', 'yapısal' ve 'eğitim sürecine dair 3 ana başlık ve alt başlıklar, Program Ortak Standartlarının 11 alt başlık ve Programa Özgü Standartlar kısmında programa yönelik asgari şartların (sonraki yıllarda değişiklikler yapılmış) belirlendiği; Terimler Sözlüğü kısmında ise, konuya ilişkin ifade ve terimlerden ne anlaşılması gerektiği ve kapsamına yöneliklik tanımlamalar yapıldığı, 2022 yılında ise Tıpta Uzmanlık Kurulunun … tarihli … sayılı kararı ile Programa Özgü Standartlar kısmında bazı değişiklikler yapılarak Tıpta Uzmanlık için toplam 12.294 adet kontenjan belirlendiği görülmektedir.<br> Tıp fakültesi eğitiminden sonra başlayıp, tıp doktorlarına belirli alanlarda özel yetenek ve yetki kazandırmayı amaçlayan Tıpta Uzmanlık Eğitimi; teorik dersler yanında, yatan hasta ve ayaktan tedavi kapsamında tüm toplum sağlığını anında ve yakından etkileyen başka bir deyişle insan hayatını doğrudan ilgilendiren çok önemli bir konu olduğundan; nicelik yanında, niteliğin de dikkate alınması gerektiği tartışmasız olup; bu kapsamda, eğitim kurumlarının olanak ve eğitici sayısı yanında, ülkenin ihtiyacı, istihdam olanakları ve koşulları gibi hususların da göz önüne alınarak toplum sağlığını iyileştirecek, yükseltecek, bu konuda bilimsel araştırmalar, çalışmalar yapacak uzmanların yetiştirilmesinin hedeflenmesinin kamu yararı gereği olduğu da açıktır. <br>Öğretide türevsel/ikincil bir yetki olarak kabul edilen idarelerin, kanun hükümlerini uygulama ve bu kapsamda idari düzenleme yapma yetkisinin, kanunlarla getirilen hükümleri aşacak, bu kuralları değiştirecek şekilde kullanılamayacağı İdare Hukukunun en temel ilkelerindendir. Bu husus; hukuk devleti ilkesinin görünümlerinden olan kanuna saygılı idare (kanuni idare) olgusunun gerçekleşmesinin de bir gereğidir.<br>Bu kapsamda; Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nda açıkça uzmanlık eğitimini verebilecek kişiler sayma suretiyle belirlenmişken, Kanun hükmünü aşarak Yönetmelik ile bu kapsamın genişletilmesi, eğitici olmayan uzmanlar ile ilgili alanda uzman olmayan öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerinin de bu kapsama dahil edilmesinin kanuni idare ilkesine uygun olmadığı şüphesizdir<br>Bununla birlikte; dava konusu ilan ile TUS için önceki yıllarda ilan edilen kadro sayısının çok fazla artırılarak kontenjan belirlendiği görülmektedir. Halihazırda eğitimi devam eden uzmanlık öğrenci sayıları ve eğitim verecek kurumların koşulları dikkate alındığında, idarece, kontenjanın bir anda çok fazla arttırılmasına ilişkin somut gerekçenin, fiziki altyapı hazırlığının ve mevcut eğitici sayılarıyla bu eğitimin nasıl verileceğinin ortaya konulması gerekmektedir.<br>Bu hususun araştırılması amacıyla 8. Dairenin 21.06.2022 ve 04.08.2022 tarihli ara kararlarıyla; kontenjan artırımının rasyonel sebepleri ile bu sayı belirlenirken hangi verilerin esas alındığı, bilimsel bir gerekçeye dayanılıp dayanılmadığı, fiziksel-kurumsal altyapı çalışmasının yapılıp yapılmadığı sorulmuş; ancak davalı idarece, doyurucu, bilimsel gereklere dayalı bir yanıt verilmediği dolayısıyla, dava konusu kontenjan artırımının hangi bilimsel hazırlıklara dayalı tesis edildiğinin ortaya konulamadığı anlaşılmıştır.<br>Dosyaya sunulan belgelerden, davalı idarenin uzman hekim ihtiyacı olduğu gerekçesiyle kontenjan arttırımına gittiğini belirttiği görülmüş olup, yapılan çalışmaların da bu açığın bir an önce kapatılmasına yönelik olduğu, ancak yetiştirilecek uzman hekimlerin eğitim alacakları fiziki ortam, kullanacakları teknik cihaz sayısı ve her eğiticiye düşecek uzmanlık öğrencisi sayısı açısından bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir.<br> Bu durumda; sayıları bir anda çok fazla artacak tıp uzmanlık öğrencilerinin eğitim alabilecekleri, yeterli sayıda eğitici, yeterli teknik cihaz ve fiziki altyapı hazırlığı bulunmadığı sonuca ulaşılmakta olup; dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.<br>Açıklanan nedenlerle, dava konusu genel işlemin iptali gerektiği düşünülmektedir.<br><br>TÜRK MİLLETİ ADINA<br> Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince duruşma için taraflara önceden bildirilen 08.03.2023 tarihinde, davacı vekili Av. … 'un ve davalı Sağlık Bakanlığı vekili Av. … 'ın ile davalı Ölçme Seçme ve Yerleştirme Merkezi vekili Av. … 'nın geldiği, Danıştay Savcısının hazır olduğu görülmekle, açık duruşmaya başlandı. Taraflara usulüne uygun olarak söz verilerek dinlendikten ve Danıştay Savcısının düşüncesi alındıktan sonra taraflara son kez söz verilip, duruşma tamamlandı. Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:<br><br>HUKUKİ SÜREÇ :<br> Dava, 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli tablonun iptali istemiyle açılmıştır.<br><br>İNCELEME VE GEREKÇE:<br> USUL YÖNÜNDEN:<br>Davalı idarelerin usule ilişkin iddiaları kabul edilmeyerek işin esasına geçilmiştir.<br><br> ESAS YÖNÜNDEN:<br> İlgili Mevzuat:<br> Anayasanın 10. maddesinde "Kanun önünde eşitlik" ilkesi, "Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. Devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.<br> Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.<br>Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine <br>uygun olarak hareket etmek zorundadırlar." şeklinde düzenlenmiştir.<br>10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren 1 No'lu Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin onüçüncü kısmının 352. maddesinde, "İnsan gücünde ve maddî kaynaklarda tasarruf sağlamak ve verimi artırmak, sağlık insan gücünün ülke sathında dengeli dağılımını sağlamak ve bütün paydaşlar arasında işbirliğini gerçekleştirmek suretiyle yurt sathında eşit, kaliteli ve verimli hizmet sunumunu sağlamak" Sağlık Bakanlığı'nın görevleri arasında sayılmış, "Tıpta Uzmanlık Kurulu" başlıklı 369. maddesinde; "Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi yapacak eğitim kurumlarına eğitim yetkisi verilmesi ve eğitim yetkisinin kaldırılmasına ilişkin teklifleri karara bağlamak, uzmanlık dallarının rotasyonlarını belirlemek, yabancı ülkelerde uzmanlık eğitimi alanların bilimsel değerlendirilmesini yapacak fakülteleri ve eğitim hastanelerini belirlemek, tıpta uzmanlık eğitimi ve uzman insan gücü ile ilgili görüşler vermekle görevli olmak üzere, Tıpta Uzmanlık Kurulu teşkil olunmuştur." düzenlemesi yer almaktadır.<br>3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun "Bazı sağlık personelinin atanması" başlıklı Ek 1. maddesinde, … (Değişik ikinci fıkra: 16/6/2022-7411/8 md.) Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi, ilgili dalda tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan profesör, doçent, doktor öğretim üyesi, eğitim görevlisi ve başasistanlar tarafından verilir. Doktor öğretim üyesi ve başasistanların tıpta uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları şarttır." hükmü düzenlenmiştir.<br>03/09/2022 tarih ve 31942 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan aynı adlı Yönetmelik ile yürürlükten kaldırılan ancak dava konusu işlem tarihinde yürürlükte olan Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin (2014 yılında yürürlüğe giren) 5. maddesinde, "k) Uzmanlık eğitimi ve uzman insan gücü ile ilgili görüş vermek, uzmanlık eğitimine giriş sınavlarında programlara ait kontenjanları programların eğitim kapasitesi ve imkânlarını göz önünde bulundurarak ülke ihtiyacına göre belirlemek.", "Eğitim kurumu ve program" başlıklı 8. maddesinde, "(6) Kurum tarafından ilgili uzmanlık eğitimine giriş sınavı öncesinde uzmanlık öğrencisi talep edilirken her bir program için; mevcut eğitici ve uzmanlık öğrencisi sayısı, kabul edilen ve yürürlükte olan müfredat ile Bakanlıkça talep edilecek donanım, portföy ve eğitim sorumlusu bilgileri Genel Müdürlüğe bildirilir.", Tıpta Uzmanlık Kurulu'nun görevleri arasında sayılmıştır. Aynı Yönetmeliğin 10. maddesinde, "Adli Tıp Kurumu dışındaki kurumlarda uzmanlık eğitiminin, ilgili dalda uzman olup profesör, doçent, doktor öğretim üyesi unvanına sahip olanlar ile eğitim görevlisi veya başasistanlar tarafından verileceği, Doktor öğretim üyesi ve başasistanların uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları gerektiği, eğitici olmayan uzmanlar ile ilgili alanda uzman olmayan öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerinin, asgari eğitici standartları içerisinde sayılmamakla birlikte yetkilendirilmiş programlarda eğitimde görev alabileceği" düzenlemeleri yer almıştır.<br>Dava Konusu Kılavuz'un Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları Yönünden İncelenmesi:<br> Anayasa'nın 10. maddesinde yer alan eşitlik ilkesinin görünümlerinden biri olan düzenli idare ilkesi gereği idarenin düzenleme yapma yetkisine sahip olduğu alanlarda, hukuka uygun olan uygulamayı sağlamak adına objektif düzenlemeler yapması ve istikrarlı uygulamalarda bulunması gerekmektedir. <br> Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesi neticesinde, Sağlık Bakanlığı'nın, uzmanlık eğitimine ilişkin hizmetin yürütümü noktasında yasalar ve hukuki ilkeler çerçevesinde takdir hakkına ve yetkisine sahip olduğu anlaşılmaktadır.<br> Dairemizin 21/06/2022 ve 04/08/2022 tarihli ara kararları ile davalı Sağlık Bakanlığı'ndan “Kontenjanların açıldığı kurumlar tarafından uzmanlık öğrencisi talebinde bulunulup bulunulmadığı, bulunuldu ise talep sayılarına ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine, dava konusu edilen 2022 TUS 1. Dönem Radyoloji kontenjanlarının arttırılmasına ilişkin kararın rasyonel sebebi ile bu sayı belirlenirken hangi verilerin esas aldığı, bilimsel rapor hazırlanıp hazırlanmadığı, fiziksel - kurumsal altyapı çalışmasının yapılıp yapılmadığı, eğitici yetersizliği nedeniyle eğitim aldığı kurum değiştirilen uzmanlık öğrencisi olup olmadığı hususunun sorulmasına ve buna ilişkin bilgi-belgelerin gerekirse diğer kurumlardan temin edilerek gönderilmesinin istenilmesine” karar verilmiştir.<br>20/09/2022 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri kayıtlarına giren Sağlık Bakanlığı Ek beyanı dilekçesi ve eklerinin incelenmesinden; kontenjanlar belirlenmeden önce TUK tarafından iki çalıştay ve dört toplantı düzenlendiği, 01/12/2021 ve 05/01/2022 tarihli çalıştaylarda tercih oranı düşük dallar, asgari eğitim standartları ve eğiticilerin niteliklerinin ele alındığı, 24/01/2022 tarih ve 2014 karar numaralı TUK kararı ile 2022 yılı TUS için açılacak kontenjanların belirlendiği, 2022 Mart ayında Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Türkiye'deki uzman hekim sayılarıyla Avrupa'daki uzman hekim sayılarının karşılaştırılmasına ilişkin çalışma yapıldığı, 09/03/2022 tarihli TUK toplantısında OECD ülkeleri ile ülkemiz arasında yüz bin kişiye düşen uzman hekim sayısında ciddi farklılık olduğunun, tespit edildiği, 2043 sayılı TUK kararı ile kontenjanların revize edildiği, son olarak 2062 sayılı TUK kararı ile kontenjanlara son şeklinin verildiği, bu kararları müteakip eğitici sayısının ve çeşitliliğinin arttırılmasına yönelik çalışmalara başlanıldığı, bu kapsamda 21/04/2022 tarihli yazı ile eğitim kurumlarına uzman hekimlerin uzmanlık eğitiminde aktif kullanılması gerektiği hususunun bildirildiği, bu haliyle kontenjan arttırılmadan önce gerekli araştırma ve tespitlerin yapıldığı görülmektedir.<br> Bu itibarla; 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli listede ilan edilen kadrolarda hukuka aykırılık bulunmamaktadır.<br><br><br>KARAR SONUCU:<br> Açıklanan nedenlerle;<br>1. DAVANIN REDDİNE,<br>2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam … TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,<br>3. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca duruşmalı işler için belirlenen … TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idarelere verilmesine,<br>4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra istemi halinde davacıya iadesine,<br>5. 2577 sayılı Kanun'un 20/B maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 5 (beş) gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, <br>08/03/2023 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.<br> <br><br>KARŞI OY :<br><br> (X)- Dava, 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli listede ilan edilen kadroların tümünün iptali istemiyle açılmıştır.<br>Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun "Bazı sağlık personelinin atanması" başlıklı Ek 1. madesinde, … (Değişik ikinci fıkra: 16/6/2022-7411/8 md.) Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi, ilgili dalda tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan profesör, doçent, doktor öğretim üyesi, eğitim görevlisi ve başasistanlar tarafından verilir. Doktor öğretim üyesi ve başasistanların tıpta uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları şarttır." hükmü düzenlenmiştir.<br>Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin "Eğitim kurumu ve program" başlıklı 8. maddesinin 6. fıkrasında, "Kurum tarafından ilgili uzmanlık eğitimine giriş sınavı öncesinde uzmanlık öğrencisi talep edilirken her bir program için; mevcut eğitici ve uzmanlık öğrencisi sayısı, kabul edilen ve yürürlükte olan müfredat ile Bakanlıkça talep edilecek donanım, portföy ve eğitim sorumlusu bilgileri Genel Müdürlüğe bildirilir." düzenlemesi, aynı Yönetmeliğin 10. maddesinde, "Adli Tıp Kurumu dışındaki kurumlarda uzmanlık eğitiminin, ilgili dalda uzman olup profesör, doçent, doktor öğretim üyesi unvanına sahip olanlar ile eğitim görevlisi veya başasistanlar tarafından verileceği, Doktor öğretim üyesi ve başasistanların uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları gerektiği, eğitici olmayan uzmanlar ile ilgili alanda uzman olmayan öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerinin, asgari eğitici standartları içerisinde sayılmamakla birlikte yetkilendirilmiş programlarda eğitimde görev alabileceği" düzenlemesi yer almıştır.<br> Ülkemizde tabip, özellikle uzman tabip ihtiyacının bulunduğu tartışmasızdır. Bu sebeple, dava konusu ilan edilen Tıpta Uzmanlık Sınavı ile geçtiğimiz yıllarda ilan edilen kadro sayısının yaklaşık altı kat arttırılarak kontenjan belirlendiği görülmektedir. Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nda açıkça uzmanlık eğitimini verebilecek kişiler sayma suretiyle belirlenmiştir. Yönetmelik ile eğitici olmayan uzmanlar ile ilgili alanda uzman olmayan öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerinin, asgari eğitici standartları içerisinde sayılmamakla birlikte yetkilendirilmiş programlarda eğitimde görev alabileceği düzenlemesine yer verilerek, bu kapsamın genişletilmesi, suretiyle eğitici olmayan uzman hekimlerin de bu kapsama dahil edilmesi kanuni idare ilkesine aykırı olduğu bu sebeple eğiticilerin yetiştirilmesi konusunda yeterli çalışma yapılmadan 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli listede ilan edilen kadroların iptaline karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk kararına katılmıyorum.<br> <br><br>KARŞI OY :<br><br> (XX)- Dava, 2022 Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) 1. Dönem Yerleştirme Kılavuzu'ndaki "Uzmanlık Öğrencisi Kontenjanları" isimli listede ilan edilen kadroların tümünün iptali istemiyle açılmıştır.<br>Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nun "Bazı sağlık personelinin atanması" başlıklı Ek 1. madesinde, … (Değişik ikinci fıkra: 16/6/2022-7411/8 md.) Tıpta ve diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi, ilgili dalda tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan profesör, doçent, doktor öğretim üyesi, eğitim görevlisi ve başasistanlar tarafından verilir. Doktor öğretim üyesi ve başasistanların tıpta uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları şarttır." hükmü düzenlenmiştir.<br>Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin "Eğitim kurumu ve program" başlıklı 8. maddesinin 6. fıkrasında, "Kurum tarafından ilgili uzmanlık eğitimine giriş sınavı öncesinde uzmanlık öğrencisi talep edilirken her bir program için; mevcut eğitici ve uzmanlık öğrencisi sayısı, kabul edilen ve yürürlükte olan müfredat ile Bakanlıkça talep edilecek donanım, portföy ve eğitim sorumlusu bilgileri Genel Müdürlüğe bildirilir." düzenlemesi, aynı Yönetmeliğin 10. maddesinde, "Adli Tıp Kurumu dışındaki kurumlarda uzmanlık eğitiminin, ilgili dalda uzman olup profesör, doçent, doktor öğretim üyesi unvanına sahip olanlar ile eğitim görevlisi veya başasistanlar tarafından verileceği, Doktor öğretim üyesi ve başasistanların uzmanlık eğitimi verebilmeleri için uzmanı oldukları alanda fiilen en az bir yıl çalışmış olmaları gerektiği, eğitici olmayan uzmanlar ile ilgili alanda uzman olmayan öğretim üyeleri ve öğretim görevlilerinin, asgari eğitici standartları içerisinde sayılmamakla birlikte yetkilendirilmiş programlarda eğitimde görev alabileceği" düzenlemesi yer almıştır.<br>Öğretide türevsel bir yetki olarak kabul edilen idarelerin kanun hükümlerini uygulama ve bu kapsamda idari düzenleme yapma yetkisinin, kanunlarla getirilen hükümleri aşacak, bu kuralları değiştirecek şekilde kullanılamayacağı İdare Hukukunun en temel prensiplerindendir. Bu husus hukuk devleti ilkesinin görünümlerinden olan kanuna saygılı idare (kanuni idare) olgusunun gerçekleşmesinin de bir gereğidir.<br>Bu kapsamda, Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu'nda açıkça uzmanlık eğitimini verebilecek kişiler sayma suretiyle belirlenmişken, Kanun hükmünü aşarak Yönetmelik ile bu kapsamın genişletilmesi, eğitici olmayan uzman hekimlerin de bu kapsama dahil edilmesi kanuni idare ilkesine aykırıdır.<br>Bununla birlikte, dava konusu ilan ile Tıpta Uzmanlık Sınavında geçtiğimiz yıllarda ilan edilen kadro sayısının yaklaşık altı kat arttırılarak kontenjan belirlendiği görülmektedir. Halihazırda görev yapan uzmanlık öğrenci sayıları da dikkate alındığında, idarece, kontenjanın bir anda bu kadar arttırılmasına ilişkin somut gerekçenin, fiziki altyapı hazırlığının ve mevcut eğitici sayılarıyla bu eğitimin nasıl verileceğinin ortaya konulması gerekmektedir. <br>Bu bağlamda nitekim Dairemizin 21.06.2022 tarihli ara kararıyla kontenjan artırımının rasyonel sebepleri ile bu sayı belirlenirken hangi verilerin esas alındığı, bilimsel bir gerekçeye dayanılıp dayanılmadığı, fiziksel-kurumsal altyapı çalışmasının yapılıp yapılmadığı, sorulmuş, idarece bu ara kararına doyurucu, bilimsel gereklere dayalı bir yanıt verilmediği, dava konusu kontenjan artırımının hangi bilimsel hazırlıklara dayalı tesis edildiği ortaya konulmamıştır.<br>Dosya kapsamında sunulan belgelerden, davalı idarenin uzman hekim ihtiyacı olduğu gerekçesiyle kontenjan arttırımına gittiğini belirttiği görülmüş olup, yapılan çalışmaların da bu açığın bir an önce kapatılmasına yönelik olduğu, ancak yetiştirilecek uzman hekimlerin eğitim alacakları fiziki ortam, kullanacakları teknik cihaz sayısı ve her eğiticiye düşecek uzmanlık öğrencisi sayısı açısından bir değerlendirme yapılmadığı görülmektedir.<br> Bu bakımdan, dava konusu edilen TUS kontenjanlarına ilişkin ilan ile ilgili alanda yeterli sayıda eğitici, sayıları bir anda artacak uzmanlık öğrencilerinin eğitim alabilecekleri yeterli teknik cihaz ve fiziki altyapı hazırlığı bulunmadığı sonuca varılmakla, davanın bu gerekçeyle kabulü ile ilan edilen kadroların iptaline karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk kararına katılmıyorum. </font></p></body></html>