<html><head><meta http-equiv="Content-Type" content="text/html; charset=UTF-8"></head> <body leftmargin="25" topmargin="20" font face="Verdana" size="2"><b><font face="Verdana" size="2">Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/5209 E. , 2021/4249 K.</font></b><ul><li style="font-family:Verdana;font-size:12;font-weight:bold"></li></ul><ul style="list-style-type: circle;font-family:Verdana;color:#104d96;font-size:12"></ul><br> <b><font face="Verdana" size="2">"İçtihat Metni"</font></b><p align="justify"><font face="Verdana" size="2"> T.C.<br>D A N I Ş T A Y<br>İKİNCİ DAİRE<br>Esas No : 2021/5209<br>Karar No : 2021/4249<br><br>TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü <br>VEKİLİ : Av. …<br><br>KARŞI TARAF (DAVACI) : … Yıkama Seracılık ve Zirai Ür. San. ve Tic. A.Ş. <br><br>İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir. <br><br>YARGILAMA SÜRECİ : <br>Dava Konusu İstem : Dava; davacıya ait ecrimisil borcunun tahsili için düzenlenen … gün ve .… sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.<br>İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin davanın reddi yolunda verdiği … günlü, E:…, K:… sayılı kararının, Danıştay Onuncu Dairesinin 05/03/2012 günlü, 2008/3463, K:2012/690 sayılı kararı ile bozulması üzerine, bozma kararına uymayarak verdiği 11/10/2012 günlü, E:2012/1563, K:2012/1850 sayılı ısrar kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/05/2015 günlü, E:2013/158, K:2015/2006 sayılı kararıyla bozulması üzerine ...İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; ecrimisil döneminin başlangıç tarihi olarak öngörülen 21/08/2002 tarihinden itibaren taşınmazın davacı tarafından işgal edilip edilmediği hususunun ortaya konulamadığı, bu haliyle söz konusu taşınmazın 21/08/2002-12/04/2006 tarihleri arasında davacı şirket tarafından işgal edildiği hususunun somut, net ve tereddüte mahal bırakmayacak şekilde davalı idarece ispatlanamadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.<br><br>TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, ecrimisilin tahsili için düzenlenen ödeme emrinin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülmektedir.<br><br>KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir<br><br>DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …<br><br>DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.<br><br>TÜRK MİLLETİ ADINA<br>Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:<br><br>İNCELEME VE GEREKÇE : <br>MADDİ OLAY : <br>Dava dosyasının incelenmesinden; İstanbul ili, Eyüp ilçesi, …. Mahallesinde bulunan, mülkiyeti Hazineye ait … parsel sayılı taşınmazı sera ve bahçe olarak kullanmak suretiyle fuzulen işgal ettiğinden bahisle, 21/08/2002-12/04/2006 tarihleri arasındaki dönem için davacı şirketten 8.368,69 TL ecrimisil istenildiği, davacı şirket tarafından söz konusu ihbarnameye karşı dava açılmadığı gibi ödeme de yapılmadığı, kamu alacağının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesi üzerine ise bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.<br><br>İLGİLİ MEVZUAT :<br>6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 55. maddesinde; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gerektiğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zaman aşımına uğradığı iddialarıyla, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde dava açabileceği kuralı yer almaktadır.<br><br> HUKUKİ DEĞERLENDİRME : <br>Temyize konu kararda; tahliye için taşınmaz mahallinde tutulan 15/02/2001 günlü tutanakta, taşınmazda davacının yaptığı seralarda sebze yetiştirmek suretiyle işgalin devam etmesi nedeniyle tahliyenin yapılamadığı, 15/03/2001 günlü mahallinde düzenlenen tutanakta, araç arızası nedeniyle tahliyenin yapılamadığı, 05/04/2001 günlü yazıda, tahliyede kullanılacak araçların başka bölgede çalışması ve işin uzaması nedeniyle 03/04/2001 tarihinde tahliyenin yapılamadığı, 30/04/2001 tarihinde, yine mahallinde düzenlenen tutanakta ise, yıkım işini yapacak belediye araçlarının olmaması nedeniyle tahliyenin yapılamadığının belirtildiği, sunulan bu belgelerin ecrimisil döneminden önce olduğu, davalı idare tarafından sunulan 24/03/2006 günlü tutanakta ise; söz konusu taşınmazın sera olarak davacı tarafından işgal edildiği yazılmakla beraber tutanağın imzasız olduğu tespitlerine yer verilerek, davacı şirket tarafından söz konusu taşınmazın 21/08/2002 tarihinden itibaren işgal edilip edilmediği hususunun ortaya konulamadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır.<br>Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 25/05/2015 günlü, E:2013/158, K:2015/2006 sayılı kararında, uyuşmazlık konusu taşınmazın, 2886 sayılı Kanunu'nun 75. maddesi uyarınca tahliye edilmesi gerektiği yolundaki 20/02/2001 tarihli Eyüp Kaymakamlığı yazısına istinaden 08/03/2001 tarihinde tahliye edildiği ve bu tarihten sonra kullanılmadığı iddiası üzerine, davaya konu ecrimisil alacağı döneminin, tahliyenin gerçekleştiği belirtilen 08/03/2001 tarihinden sonrasına yönelik olduğu dikkate alındığında, “borcum yoktur” kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle İdare Mahkemesince, tahliyenin gerçekleşip gerçekleşmediği, taşınmazın yeniden işgal edilip edilmediği hususlarının araştırılarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozma kararı verilmesi üzerine Mahkemece yukarıda yer verilen tespitlerden hareketle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiş ise de; dosyada yer alan 23/11/2000 ve 24/03/2006 günlü taşınmaza ait tespit ve tahmin edilen bedel hesap tutanaklarının incelenmesinden, taşınmazın davacı tarafından işgal edilerek sera ve bahçe yapılmak suretiyle kullanıldığı tespitinin yer aldığı, işgale ilişkin ilk tespitin yapıldığı 23/11/2000 tarihinden sonra anılan taşınmazın, çeşitli nedenlerle tahliye edilmediğine ilişkin çok sayıda tutanak düzenlendiği açıktır.<br>Öte yandan davacı tarafından, 08/03/2001 tarihinde taşınmazın terk edildiği ileri sürülmekle birlikte, sözü edilen iddiayı doğrulayacak herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı gibi, terk edildiği iddia edilen tarihten sonra 15/03/2001, 03/04/2001 ve 30/04/2001 tarihlerinde mahallinde tutulan tutanaklarla, davacının işgalinin devam ettiğinin tespit edildiği görülmektedir.<br>Bu durumda, ödeme emrinin dayanağı olan ecrimisil ihbarnamesine karşı dava açılmamış olmakla birlikte, taşınmazdaki işgalin sonlandırıldığı / terk edildiği iddiasının, "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin kabulü gerekmekte ise de, aksi yöndeki "işgalin devam ettiği"ne ilişkin tespitlerin bulunması karşısında, anılan döneme ilişkin ecrimisil tahakkukuna dayalı ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.<br><br>KARAR SONUCU : <br>Açıklanan nedenlerle;<br>1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,<br>2. ... İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,<br>3. Aynı maddenin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca, yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın adı geçen İdare Mahkemesine gönderilmesine,<br>4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.<br><br> <br><br></font></p></body></html>
2. Daire